24 Haziran Cumhurbaşkanı ve Milletvekili seçimleri için dün siyasi partiler, milletvekili aday listelerini Yüksek Seçim Kuruluna teslim ettiler. Doğal olarak, listelerin duyulması ile birlikte eleştiriler, tepkiler birbirini izledi.

CHP’nin birinci sıra adayı zaten belli olduğu için parti tabanında ve kamuoyunda bir memnuniyetsizlik yaratmadı. Ali Öztunç’un da birinci sıra hakkıydı. 1 Kasım 2015 genel seçimlerinin ardından seçim bölgesinden hiç kopmadı. Seçilmese de seçilmiş gibi çalıştı. Kararlılığını gösterdi. Parti Meclisi çalışmalarının yanı sıra her fırsatta soluğu Kahramanmaraş’ta aldı. İlçe ilçe dolaştı. Sorunları gündeme getirdi, çözmeye çalıştı, beklentileri dinledi. Bir siyasetçiden bekleneni yaptı. İl Başkanı Esat Şengül’le omuz omuza verip, en iyi şekilde muhalefet görevini yaptı. Helal olsun. Bu kez meclise girecek, milletvekilliği görevini de layıkı ile yerine getirecektir. Ben buna inanıyorum. 2. Sıra adayı Av. Selim Sümen de tanınmış kaliteli bir siyasetçi. Başarılar diliyorum.

İYİ Parti’ye gelince;  

Henüz yeni bir parti olmasına rağmen, Türkiye siyasetine yeni bir soluk getirdi. İddialı bir şekilde doğdu. Yeni bir parti olmasına rağmen sadece Kahramanmaraş’ta 29 aday adayı başvurusu yapıldı. Doğrusu aday adaylarının kalitesi de kamuoyunda çok konuşuldu. Ancak milletvekili listesi şaşırtıcı oldu. 1. Sıra Kurucu İl Başkanı Dr. Faruk Atlı’ya verildi. Emeği olduğu için yerinin birinci sıra olması da bekleniyordu.

Ancaaak, tıpkı adaymış gibi büyük bir özveri ile çalışıp İYİ Parti’yi Kahramanmaraş’ta siyaset gündemine oturtan, takdirleri toplayan, Doç. Dr. Bülent Meşe ve Op. Dr. Müjgan Özdarendeli’yi ayrı bir yere koymak ve alkışlamak gerek diye düşünüyorum. Mesleki başarıları kadar siyasette de iddialı ve başarılı olacaklarını çok kısa sürede ispat ettiler. Çok hızlı gelişen ve bu kadar zamana sıkıştırılan bir seçim sürecinde takdire şayan bir performansla,  7/24 çalışarak hem basında, hem de halkta sürekli partilerini gündemde tuttular. Sıralama için Ankara’da yatıp kalkmak yerine, partilerini anlatmayı, güçlendirmeyi tercih ettiklerini açıkça gösterdiler. Neticesinde halkın gönlünde de büyük yer edindiler.

Bülent Meşe 3. Sıraya geldi, partililerinin ve sevenlerinin içine sinmese de “Eh işte” şeklinde yorum yapıldı.

Müjgan Özdarendeli’nin yeri ise kimsenin içine sinmedi. Kendisinin 6. sıraya getirilmesi Kahramanmaraşlının hiç tanımadığı, bu zaman kadar adı dahi hiç duyulamayan Ayşe Kıraç isminin de 4. sıraya getirilmesi, partisinde ve sevenlerinde hayal kırıklığı yarattı.  “Müjgan Hanıma haksızlık edildi, emeğin karşılığı bu olmamalıydı” yorumları yapıldı.

Siyasette böyle havadan gelen, emeği olmayan, kamuoyunda tanınmayan, memleketin sorunlarını bilmeyen, hemşehrileriyle hemhal olmayan, insanların getirilip listeye koyulmasının seçmene de haksızlık olduğunu düşünenlerdenim. Kurulduğu günden bu yana partiye emek verenlere vefasızlıktan başka bir şey değil.

Şunu da belirtmeden edemeyeceğim; Müjgan Özdarendeli, duruşuyla, çalışmasıyla siyasete çok yakıştı, kalite getirdi, sıralamadaki yerinin kendisinin çalışmalarını da etkileyeceğini düşünmüyorum. Siyasette her zaman olması gereken bir isim, bence O’nun için her şey yeni başlıyor.  

MHP’de de durum değişmedi.

Cuma günü açıklanan liste çok kişinin içine sinmedi. Orada da genel merkezden gönderilen parti tabanının tanımadığı bir isim var. Zuhal Karakoç Dora. Hanımefendi bir bayan, kendisi ile sadece telefonda görüşebildik. Basın toplantısında bir talihsizlik yaşandı. Bakalım siyasette başarı sergileyebilecek mi? Ancak, MHP’de de iki önemli isim gerilere atıldı. Ömer Özkan, ne ülkücülüğü, ne de siyasetteki başarısı tartışılmaz. Yine diğer önemli isim 3. Sırada yer alan Fatih Mehmet Ceyhan. Çalışsa vay çalışmasa vay. MHP Genel Merkezi yine yaptı yapacağını.  

Gelelim iktidara;

AK Parti’nin listesinde Av. Ahmet Özdemir isminin olması yeterliydi. Yapılan bir haksızlık vardı. İlahi adalet tecelli etti, yarışta 2. sırada yerini aldı.  Özdemir ismi listeye artı kattı, kalite getirdi. Mehmet Cihat Sezal yine listeye artı katan bir diğer isim oldu. Yine Ak Parti Genel Merkezi de sürprizini yaptı,  kimsenin tanımadığı Habibe Öçal ismini seçmenin önüne getirdi. Kahramanmaraş’ın kaderi mi bu? Neden burada yaşayan, tanınan erdemli insanlar yerine yabancılar getirilir, bu mantığı anlayamadım gitti. Mehmet İlker Çitil’in de sıralaması 8 bile olsa hayret uyandırdı. Bu kadar şaibe varken olmamalıydı.

Yeni sistemde, mecliste çoğunluğun önemi bu kadar önemliyken, tabanın sesine kulak verilmesi gerekiyordu. Bu saatten sonra artık ne desek boş. Bu listelerle devam edilecek.

Bir yanda Cumhur İttifakı bir yanda Millet İttifakı. Meydanlara inilecek, herkes eteğindeki taşları dökecek, halktan oy isteyecek. Seçmen karar verecek. Doların ateşi kadar siyasetin ateşi de her gün yükselecek.  Bu kez hesaplar farklı Kahramanmaraş sürprizlere gebe.

Adayları bir görelim bakalım er meydanında. Ne söyleyecekler, tepkiler ne olacak? Ondan sonra yazmaya devam. İftiraların, hakaretlerin yaşanmadığı, siyasetin dilinin kirlenmediği, demokratik bir yarış olması temennisiyle, memleketim için hayırlı sonucun olmasını diliyorum.