Sevgili Okuyucularım, Türk milleti dünya tarihine her daim yön vermiş, tarih boyunca hürriyetinden asla taviz vermeden devleti ebed müddet anlayışını her zaman yaşatmış ve canlı tutmuştur. Bu şuurla hareket eden aziz milletimiz Çin’e karşı Kür Şad olabilmiş, Bizans’a diz çöktürmüş,”ya sen beni alırsın yahut ben seni” diyerek İstanbul’u aziz kılmıştır.
1. Dünya Harbi’nin sonrasında da, emperyalist güçler hasta adam olarak gördüğü Türk milletini tarih sahnesinden silme gayretiyle, Türklüğe bir kez daha saldırmış, ancak tek dişi kalmış bu canavar büyük Türk milleti karşısında yine hezimete uğramıştır. İstiklâl Harbi’nin neticesinde kazanılan bu zafer, cumhuriyetle taçlandırılmıştır.
Cumhuriyet, Türk Milleti’nin zalime boyun eğmeyeceğinin en büyük işaretidir.
Büyük Türk milliyetçisi Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ve arkadaşlarının Türk milletinden aldıkları güçle kurdukları ve aziz milletimizin 89. yılına eriştirdiği Türkiye Cumhuriyeti, Türk milliyetçileri tarafından kıyamete kadar aynı ülküyle yaşatılacaktır.
Türk milletinin birliğine, devletinin bağımsızlığına göz dikenler; kahramanlıklarla dolu Türk tarihini iyi okumalıdırlar. Türk tarihinin her sayfasında göreceklerdir ki; aziz milletimiz, canına kastedenleri gazabıyla kahretmiştir. Bugün Türk milletine düşmanlık güdenlerin sonu da dün Çanakkale’deki, Sakarya’daki, Dumlupınar’daki düşmanların sonu gibi olacaktır.
Bu duygu ve düşüncelerle, aziz Türk milletimizin ve Kahramanmaraşlı hemşerilerimin Cumhuriyet Bayramı’nı kutluyor; başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere; silah arkadaşlarını ve bütün şehitlerimizi saygı, rahmet ve minnetle anıyorum.