Bugün: her esnaf ve sanayici de işçi arıyor !..
Bir gariplik var ben çözmeye çalışıyorum..
Kimse ekmeğine sahip çıkmıyor, herkes şunu istiyor, çalışmadan bedava para kazanayım, oturduğum yerde cep telefonu ile oynayarak bedava para kazanmanın yoluna bakıyor..
Algı operasyonu ise : iş yok ! ekmek yok , işsizlik başını aldı gitti !..
Moral bozan haberler ve Algı Operasyonu yapılan haberlerden bir örnek:
Akşam televizyonlarda haber : “Mazota 10 kuruş zam geldi !”
Haber : normal bir haber !.. bana göre de normal..
Ancak haberin içindeki şu sözlere dikkat ediniz :
Konuşturdukları vatanda: “ Bir depo mazot alıyordum bir hafta işime gidip geliyor aracıma biniyordum !
Başka bir vatandaş: “ Bugün bir depo mazotla 2-3 gün bine biliyorum ! 10 kuruş zam gelmeden önce bir hafta biniyordum !
Vatandaşın son sözü : “ Arabamım satacağım !” vay be 10 kuruş zam araç sattırıyor aklın ola da inanasın !..
Bir ev hanımı : “ Bu hükümet arabaya binecek gün bırakmadı !
Sevgili okurlarım: Algı operasyonunun görüyor musunuz..?
10 kuruşluk mazot zammı nereden nereye çekiliyor..
ABD Televizyon kanalının haberi de böyle olur başka türlü olmasını beklemek doğru da olmaz.. akıllı olmamız gerekir..
Mazotun litre fiyatı yada depo dolumu 1 TL de olsa 100 TL de olsa hatta 500 TL bile olsa gideceği kilo metre aynıdır..
Her aracın kullanım kitapçığında yazar: Şehir içinde 800 km. şehirlerarası yolda 1000 km. veya şehir içinde 600 km. şehirler arası yolda 800 km. gibi rakamlar veriller..
Yada 100 km. de 3 litre, veya 4 litre gibi yazarlar..
Bir depo karşılığı : ortalama 800 km. olup, 10 kuruş zamda gelse aynı gider, yüzde 50 indirim yapsalar da yine 800 km. yol alır !..
Ama haberin maksadı, Türk toplumunun moralini bozmak ekonomik darbe vurmak için yapılan kasıtlı bir zam haberi..
Ha şunu verse haberde doğru bir haber olur : Aylık ortalama 500 TL mazot alan bir memura bu zam 10 TL ek artış getirdi dese doğru bir haber olacaktır..
Konuşmacı vatandaşlar: “ Mazota zam geldi, bizde işimize toplu taşıma araçları ile gider geliriz, aracımıza belli zamanlarda bineriz, yani ayağımızı yorganımıza göre uzatırız ! “ deseler doğru bir haber olacaktır..
İki örneği şunun için verdim:
Biz yönetiliyoruz, aklımızı kullanamıyoruz, Mazota 10 kuruş değil Bir Milyon TL zam gelse aracın gideceği km. aynıdır.. bunu düşünemiyoruz ! Parasal rakam ile km. bir birine karıştırıyoruz.. moralimizi bozuyoruz..
İş denildiği zaman bugün : Belediye de çalışacaksın, Kamu kurum ve kuruluşlarında çalışacaksın, yani çalışmayacaksın , bilgisayar ve cep telefonu ile oynayarak maaş alacaksın ?
Önceki gün ak partiye vardım: Gelen Belediye ve kamu kurumlarında iş istiyor..
Dulkadiroğlu Belediye Başkanı Necati Okay’ın yanına vardım..: oğluma iş, kızıma iş ?
Onikişubat Belediyesine gittim: İş için gelenler kapıda bekliyor
Büyükşehir Belediyesi özel kaleme uğradım: oğluma iş, kızıma iş, gelinime iş !..
Çoğumuz ne iş yapar ? sorusuna: cevap, “ Her işi yapar !”
Mesleği nedir ? : “ Ehliyeti var, güvenlikçi belgesi var , Bilgisayar kursunu bitirdi !
Ehliyeti olması, bir kurstan para ile aldığı belgenin kendisini üstün bir adam yaptığını düşünüyor.. oysa ekmeğine sahip çıkarak bir meslek öğrenmiyor..
Bizde ki : Algı operasyonu böyle: Belediye veya bir kamu kurumunda çalışacaksın ?
Fabrikalar da olmaz !.. niye Fabrika özel sektör ekmeğine sahip çıkana iş verir..
Cep telefonu ile gün boyu oynayana, internette gezinen, üretim yapmadan avanta para isteyene özel sektör ekmek vermez !..
Özellikle belediyelere ve kamu kurumlarına bakıyorum: çalışanın yanında binlerce kişi belediye selam vermeden maaş alıyor..
Cep telefonu ve bilgisayar ile oynayarak, bir tek üretim yapmadan bedava maaş alıyor.. buna ihtiraz edende yok.. böyle olunca herkesin gözü çalışmadan bedava ekmek yemenin peşinde.. bunun soncu olarak da: Fabrikaların önünde kocaman pankart var üzerinde ise : “ İşçi aranıyor!”
Bula bilirseniz bize de gönderin !..
Taleplere bakıyorum: “ Ehliyetim var, bilgisayar kurs belgem var, Güvenlikçi belgem var, girişimcilik belgem var, yabancı dil kursu belgem var iş istiyorum, masa başı olsun !..” emrin olur patronum.. demek bize düşüyor
İyi günler..