Sayın Cumhurbaşkanım:
Ak Parti 2002 de iktidara geldiğinde, köyde ki vatandaşımızı kalkındıralım diye hibe inek dağıtımı yapıldı.
Bir kısmı yavrusunu aldıktan sonra bir kısmı yavrusunu bile almadan verilen bu inekleri kasaplara sattılar.
Oysa buradaki yanlış şu idi: Bedava – hibe olarak verme yerine, evini bağını ipotek altına alarak ayda 50 TL taksitle verilse herkes o ineklere gözü gibi bakardı.
Bizim yapımızda, genimizde var galiba: Bedava olanın kıymeti yoktur!
Cumartesi ve Pazar günü köylerimizi: Yeni adı ile Kırsal Mahallelerimizi gezdim.
Köylerde: emekliler var, onlarda üretim yapmıyor, her şeyi şehirden alıp getiriyorlar.
Köy muhtarları ile oturduk konuştuk: Her eve emekli maaşı, Yaşlı Anne ve Babasına bakan parası, sakat çocuğuna bakan parası giriyor, devletten para girmeyen köyümde tek hane yok diyor.
Köylerde: inek, koyun, keçi, tavuk kalmamış, üretim bitmiş, tarlalar ise boş, bağlar sürülmediği için kurumaya başlamış.
Elma ve Kaysı bahçeleri kuruyor, çevizler bakımsız.
Niye bakmıyorsunuz diye sorduğumda: Gençler şehre gitti, köyde yaşlılar var, onların da emekli maaşı var kimse çalışılmıyor diyorlar.
Sosyal Devlet olmak:
Sayın Cumhurbaşkanım! : Sosyal Devlet Olmak çok güzel, fakirine, yaşlısına, sakatına, muhtacına bakmak çok güzel ama biz bu sosyal devlet olma işini biraz sulandırdık galiba!
Son dönemde halk: “ Hükümet 3.5 Milyon Suriyeli ’ye bakıyor bize de baksın!” diyerek kötü örnek alıyorlar.
Oysa: Köylerde üretimin bitmesi ile ülkemiz bir soğana, sarımsak, bir patatesi muhtaç duruma düştü, yurt dışından saman getirir hale geldik.
Köyler boşalmış, üretim yok.
Gençleri köye geri dönüşü sağlanmalı ama: Asla hibe destek vererek değil, ucuz kredi, faizsiz kredi ve uzun vadeli kredi şeklinde olmalıdır.
Milyonlarca genç işsiz: Üniversiteler gençlere iş ve para kazanmayı öğretmiyor, eğitim verdiği de söylenemez bu sebeple en az 150 Üniversite kapatılması gerekir.
Bugün sanayi de esnaf: çırak, kalfa, fabrikalar eli anahtar tutan usta bulamıyor, inşaat sektöründe çalışan usta yok, gençler mesleğe yönlendirilmelidir.
Köyden şehre- Türkiye Cumhuriyeti Devletinin her ferdi üretim yapmalıdır.
Bugün benim gördüğüm: Türkiye de üretim bitti, herkes hazır yiyor. Sıkıntı burada, kimse çalışmak istemiyor, devlet bize iş versin evde yatarak avanta para yiyelim hesabı yapılıyor.
Türkiye genelinde: Özellikle belediyelerde çok fazla insan var, gelirler personel parasına zor yetiyor böyle bir düzen olmaz, bu belediye personeli de çalışmıyor üretmiyor.
Belediyelere gidiyoruz: Herkes bir bilgisayar başında oyun oynuyor ama üretim yapan hiç yok, çalışan yok, üretmeden tüketen bir Türkiye batar biz batıyoruz.
Türkiye’nin verimli tarım toprakları konut alanı oluyor, fabrika alanı oluyor, toprak elimizin altından kayıp gidiyor.
İnsanımız çalışmıyor üretmiyor.
Her fert: kolaycı, çalışmadan maaş alacak yere gitmek için ter döküyor, siyasilerin peşinde koşuyor.
İş için yanıma gelenlere: Fabrikaya göndereyim mi? dediğimde cevap: Hayır! Biz belediye de çalışmak istiyoruz.
Açık ve Türkçesi: Çalışmadan para almak istiyoruz diyorlar.
Toplumumuzun bugün genel yapısı bu oldu.
Sözün özü: Köylerimizde yeniden üretim başladığı gün tarımda kendi kendimize yeten, yurt dışına tarım ürünü satan ülke haline geliriz.
Köylerimiz üretime geçmesi için projeler hazırlanmalıdır.
Bizden söylemesi
İyi günler…