Erkoç’tan neler bekliyoruz?

Kuşkusuz, kendisinden beklentimiz yüksek.

Neden mi?

Kahramanmaraş’ın ilk Büyükşehir Belediye Başkanı olması, yıllardır siyasetin içerisinde aktif rol alması, Kahramanmaraş’ı karış karış bilen ve sorunlara hâkim olan biri olması ve üstelik iktidarın gücünün arkasında olması, yıllardır bakanlıklarla omuz omuza çalışan başarılı bir siyasetçi olması sebepleri, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç’tan beklentilerimizi yükseltiyor.

Peki, hayal kırıklığına uğrar mıyız?

Bunun cevabını vermek için çok erken.

İşin doğrusu;  “Daha ekibini bile kuramadı, ithal daire başkanları getiriyor, Maraş’ta adam mı kalmadı?” dedikodularını da yersiz ve haksız buluyorum.

Bu iş boyacı küpü değil. Kahramanmaraş’ın geleceği tayin edilecek. Elbette ince elenip sık dokunacak. Taşlar yerine sağlam konulmazsa bina çürük olur. O yüzden işin başına uzmanları getirilmeli.

Her ne olursa olsun, zaman tanınmalı ve gözlenmeli. Çalışma fırsatı verilmeli. Asıl eleştiriler o zaman yapılmalı diye düşünüyorum.

Şimdiden atanan isimler için yorum yapmak yanlış değil mi? Eleştirmek, sorgulamak, hepimizin en doğal hakkı. Hizmet için geldiler, hizmet bekliyoruz. Ama önce bir icraatları görelim. Zaman tanıyalım.

Her işte hatta yeni taşındığımız bir eve bile alışma sürecimiz vardır. Belli bir süre sonra her şey yerine oturur.

Sabretmeyi bilmiyoruz.  Biraz sabır.

Sabırsızlığımız belki de hizmete aç olmamızdan, büyük projelerle tanışmamız olmamızdan kaynaklanıyor. İşte bu yüzden Başkan Erkoç’a eleştiriler erken başlamış olabilir diye düşünüyorum.

Ancak, unutmamak gere ki; hizmet alanı sadece merkezi değil, bütün ilçeleri kapsıyor.

Diğer yandan baktığımızda, yol çalışmaları, kavşak düzenlemeleri, çevre düzenlemeleri devam ediyor.

Turizmde ilk adımı atarak, Yedikuyular bölgesinde çalışmaları başlattı.

Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Saim Ata da, kendisinin büyük projelere imza atacağına inandı ki; Çevre Koruma ve Kontrol Daire Başkanı olmayı kabul etti.

Sözün kısası, benim beklentilerim yüksek ve hayal kırıklığına uğramayacağımıza inanıyorum.

Eğer ki; beklentilerimiz olmazsa, o zaman yazmak boynumuzun borcu. Biraz sabır.

Esen kalın.