Ankara- İstanbul- İzmir değil Kahramanmaraş’tan size söz etmek istiyorum.. son bir aydan beri eve otobüs ile gidip- geliyorum gördüğüm: İnternet bağımlılığı hat sefaya gelmiştir..
Nasıl demeyin !.. eğer bu yazıyı sonuna kadar okumayacaksanız hiç okumaya başlamayınız. Çünkü genel (toplu) anlam ifade edebilecek vurguları ve asıl ifadeleri yine yazının geneline vurmayı doğru buldum.
Koltuğunuza oturun bir çay söyleyin sonra gazetenizi okuyun: Şimdi hemen okumak için kollarınızı sıvayabilirsiniz yanınıza bir sıcak çay alınız ve keyfini çıkarınızı yazımın !
Sabah evden geliyorum: herkesin elinde cep telefonu veya tablet.. ile sohbet başlıyor soruyorum: “ İnternet aşkları bir başka oluyor usta!.. Hani bazen 'tadına doyum olmaz' dediklerimiz var ya, ha işte ondan. Ama usta; neden bu aşkların %98 i faciya ile bir acıyla yada ayrılıkla bitiyor? Ahh be çocuk!.. işte bende bunu anlatmaya çalışıyorum ya, oku anla.
İnternetizm Aşkları
Hocam nasılsın ? iyimisin ? cevap yok: cep telefonu onun dünyası aşk'ı muhabbete rastlaya bilirsiniz, onun hayali sanal ortamda...
Günümüz şartlarına bakıldığında artık bunları normal görmek gerekiyor bunun da farkındayız. Bakınız bu tür aşkların en büyük yarası dürüst olmayan türde 'klavye' aşklarıdır.
Yüz yüze geldiğinde söyleyemeyeceğiz sözleri çok güzel seviyeli kendi kişiliğini klavyeye yansıtan güzel yazılar yazan güzel şiirler yazan ve de güzel yorumlar yapanlarda sayıca az olsalar da vardır. Onlara lafımız yoktur ama yine de onlar bile bir yerde tıkanırlar. Yani yaşayabileceği aşkın beklentileri çerçevesinde ağır bir yükü kaldıramayabilirler. Bu durum haliyle şok bir panik atak ve sonrası büyük bir acı ile sonlanabilir.
Sohbet yerine kılaviye aşkı, internet aşkı, mesaj aşkı günümüzde daha çok yaşanıyor, mesaj arkadaşı oldu herkes bir biri ile..
Otobüs içinde çıt yok.. herkes mesaj atıyor. Bir şeye bakıyor gülüyor delimi ? dir ! nedir ben anlamadım.. biri kızıyor, biri hüzünleniyor.. toplum hasta olmuşta gören yok!..
Otomobilinizi parka bağlayın: şöyle bir ay otobüs ile gelip gidiniz vallah söylüyorum gördüklerinizle bir kitap yazarsınız !..
İnternet 'de Kendini Aşık Sanalar
En büyük yanılgıya düşenler ve hayal kırıklığı yaşayanları bu katagoride ele alalım.
Arkadaşım; sen bu adamı tanıyor musun? Hayır yazıları çok hoşuma gidiyor.
Arkadaşım sen bu adamı gördün mü? Hayır ama onun yüreği güzel.
Arkadaşım sen aşk nedir bilir misin? Evet bilirim, sahi aşk nedir? Nerede satılır, yenir mi içilir mi ?..
Var var, yok değil elbette. İnternet üzerinden tanışıp evlenen ve gerçekten çok mutlu olan ve hala benim görüştüğüm evli çiftler bile var. Ama kardeşim bunlar sadece bir istisnai durumlardaki istisnai çiftlerdir. Yani %2 lik gerçek aşkı bulup evlenen çiftlerdir. Ya %98 olan o hayalci ve sanal aşklara ne demeli? Üç gün sonra bitiyor.. sanal aşk , hayal aşkı ve internet aşkı..
Otobüs de : Allah aşkına, kaldırın başınızı bakın etrafınıza ve aşk nedir gidin iyi öğrenin sonra deyin ki 'ben aşık olmak istiyorum.' Ama nerde. Kızlarımızın genel yanlışları ve malesef 'avcı' edasıyla bekleyen erkeklerimize sunulmuş bedava bir sofra niteliği içerisindeki bu aşklar...yalandır kardeşim, dolandır kardeşim. Yapmayın!..etmetin desekte hala bu kafaya hizmet edenleri gördükce sinir olmamak elde değil.
Kızımızın yaşı 27, oğlumuzun yaşı ise 29... Ve kızımız bu çocuğa aşık olmuş neden? Çünkü o çocuk site içerisinde iyi bir yerde, şiirlerini herkes seviyor, yazılarını herkes seviyor ve yorumları gerçekten güzel. Eee kardeşim kız ne yapsın? Haliyle aşık olmuş bizim çocuğa. Yavv Allah aşkına siz deli misiniz? Manyak mısınız? Ne siniz? Ben bilemiyorum.. cep’te aşk aramak akıl karı iş değil..
Aşk bu mudur? Aşk'ı insanlar böyle mi biliyor? Yazık yazık hemde çok yazık.
Sanal Hayeller peşinde koşan bir gençlik..
İnternet paylaşım sitelerindeki yakınlaşmalarınızı seviyeli yapın, her iyi görünen kişiye iyi demeyin. Klavye insanlarından da uzak durun. Onlar klavyede gerçekten herşeyi başarırlar. Çünkü onların şerefleri yok. Şerefi olmayan adamında ne arı namusu olur ne de kişiliği. Aman dikkat aman dikkat. Kılaviye gerisinde kim var bilemiyorsunuz !..
Küçücük bir örnekle kapatayım konuyu.
Adam 34 yaşında kız ise daha 17. Kızla bir kaç buluşma ve haliyle kız teslim olmuş adama. Her neyse. Sonra kızın ailesi devrede ve bir pusu. Otagarda o 34 yaşındaki şerefsize kızın abileri tam 8 kurşun sıktılar ve öldürdüler. Kız ne halde bilinmiyor. Düşünün ne halde olduğunu ?..
İnternet aşklarında bunun çok daha kötü örnekleri de var..
Bundan kurtulmak için cep telefonlarını kapatın, bilgisayarı kapatın, evinize iş yerinize gelen insanlarla konuşun, otobüs de, dolmuşta. Bir birinizle sohbet eden, en güzel aşk sohbet etmektir..
En güzel aşk bir birimizi sevmemizdir.. Sevgiyi uzakta aramayın, sevgi yanı başınızda onun için cep telefonon ve interneti kapatınız.. sevgi sizi bulur..
İnternet Aşk'ları ve
Sanal Hayeller ! yoksa sizi ateşin odunu bitirdiği gibi yakar bitiri de bir gün dostsuz kalırsınız.. benden söylemesi.. siz yakın dostlarınızı sevin..
Aşk dostla güzeldir..
İyi günler..