Siyaset Hakaret Dili Olmamalı !

Okumayan Türkiye’nin en büyük meselesi, eğitim ve ahlaki çöküntü olarak karşımıza çıkmaktadır.

    Otoyollar, hava alanları, yerli ve milli uçaklar, otomobil, gemi , ağır sanayi de yapsak , bugün halkımızdan bizi yönetenlere kadar bir ahlaki çöküntü içindeyiz.. gelişme ve kalkınma var ama ahlaki çöküntü çok daha fazla var !..

    Gözümüzde dev gördüğümüz : Siyaset adamları , televizyonlarda canlı yayında milletin gözünün içine bakarak yalan söylüyorlar..

     Bugün : böyle , yarın farklı onu ben demedim der gibi..

     Türk Milletini : Balık hafızalı görüyorlar..

      Balık : oltadaki yeme gelir, birazını kapar , çenesini yaralar ama bir dakika sonra o yemin kendine zarar verdiğini unutarak oltanın üzerine yeniden atlar.. sonunda canından olur, işte balık hafızalı olmak böyle bir şey..

      Bizde böyle olduk !

      Seçimler: Belediye seçimlerimiz Mart 2019 da ,  Cumhurbaşkanlığı , milletvekilliği seçimleri ise Kasım 2019 da yapılacağı  beklerken, siyasilerimizde bunu böyle söylerken, birden bire erken seçimin içinde kendimizi bulduk..

     Milletvekili adaylığı düşünenler ne yapacaklarını bilemez hale geldiler..

     Kim aday adayı kim değil, nasıl bir çalışma yapılacak belli değil..

     Siyasetteki kirlenme sebebi ile : herkes bir birine sınkaflı, yani küfürlü konuşuyor..

     Siyaset: Birilerine hakaret edecekseniz, sin Kaflı konuşacaksanız, önce siyasette gireceksiniz, sonra önünüze gelen herkese hakaret edeceksiniz, küfür ederseniz çok daha hızlı yükselişe geçiyorsunuz !.. bugün siyaset dili böyle bir dil oldu !..

     Öyle ya : TBMM bakıyorum, partilerin gurup başkan vekilleri veya parti sözcülerinin dillerinden sinkaflı sözler eksik olmuyor..

     Benim : her zaman görüşlerine önem verdiğim, saatlerce konuşmasından da sohbetinden büyük zevk aldığım can, kulağımla dinlediğim ağabeyim var !..

     Kahramanmaraş’ın köşe taşlarından , güzel insan Mehmet Parlakyiğit ağabeyimize önceki gün gazetemiz merkezinde bir çay içirdik..

     Türkçeyi doğru kullanan, her kesim tarafından sevilen , kabul gören ağabeyimizi dinledik.. onu dinlemek bir zevktir..

     Osmanlı Beyefendisi Mehmet Parlakyiğit, güzel Türkçesi ile her zaman olduğu gibi bizleri büyüleyen konuşmalar yaptı.

     Sayın Mehmet Parlakyiğit’in her sözü bir kitap konusudur..

     Benim yazılarımı da kaçırmadan her zaman okuyan, katıldığını katılıyorum, katılmadığına katılmıyorum diye fikrini açık ve net bir şekilde nezaket ölçüsü içinde söyleyen güzel bir okuyucumdur.. Güzel bir dosttur..

     Mehmet Parlakyiğit benim gözümde : “ ekmeğini paylaşan, yemek sofrasına yalınız oturmayı sevmeyen, dostları ile birlikte yemek yiyen, dünya güzeli bir insandır,”

     Ankara da TBMM de insan profilinin çok düştüğünü , tüm partilerin bir birine hakaret ettiğini, Siyaset Hakaret Dili olduğunu belirterek Parlakyiğit: “ Sinkaflı konuşan herkesi tüm partileri kınıyorum, sınkaflı dedim, bir birine yalan ve iftira da siyasetin sınkaflı sözüdür” dedi. Ve Cumhuriyetin değerlerini anlattı.

     Demokrasi : Farklı düşüncelerin olduğu, herkesin fikrini söylediği bir sistem.. bir birimize saygı duymalıyız, elbette farklı düşünce olacaktır. Olmasa biz robot olurduk !.. ama değiliz insanız !..

     Cumhuriyet: Seçme ve Seçilme, herkesin kendi fikrinde yakın gördüğü aday veya genel başkana, partiye oy vermesi ile halkın kendi kendini yönetme sanatıdır..

     Seçimi kazanırsın ! kayıp edersin, yüzde 51 saygı duyacaksın..

     Ancak : Biz son dönemde herkese hakaret etmeyi bir maharet sayar hale geldik, TBMM yapılan konuşmalardan ben utanıyorum,” diyor Mehmet abim..

     CHP Kahramanmaraş Milletvekilliği yapan 4 yıl TBMM de bulunan Mehmet Parlakyiğit , “ Herkes aynı düşünemez, tek tip insan olamaz , herkes farklı düşünecek ancak, herkes bir birine saygılı olacaktır.

     Her görüş ve düşünceden siyasi parti ve gurupların olması doğal, ama bir birine hakaret etme , saygısızlık benim kabul edeceğim bir şey değildir..

     Biz önce bir birimizi sevmeyi, bir birimize saygı göstermeyi, siyaseti nefret ve hakaret dili olarak kullanmaktan vaz geçtiğimiz gün Türkiye doğru hedeflere doğru gidecektir..” söyledi.

     Gaziantep- Kahramanmaraşlı düşünce farkınızda masaya yatırdığımız sohbetimizde:

     Sayın Mehmet Parlakyiğit ağabeyimin bir sözü : “ Biz Kur’an-ı Kerimi okuyoruz, anlamıyoruz, o bize ne diyor bilmiyoruz, ben Kur’an-ı Kerimi Güllü hocada öğrendim, daha çocukken iki defa hatim ettim, Ancak o yüce kitabın bize ne söylediğini çok sonra öğrendim, bizim en büyük meselemiz, Eğitim, İlmi eğitim, dini eğitim, eğitim eğitim, bizde eğitim çok zayıf ,  eğitim, ahlaki eğitim ailede başlar okulda devam eder , sonra toplumun aynası olur , ama bugün siyasilere baktığımda , bizim buranın yansımasını Ankara da TBMM de görüyorum, çok üzülüyorum , Türkiye bu olmamalı, Türkiye çağdaş eğitimli bir birini seven sayan , herkesin bir birine saygı gösterdiği bir ülke olmalı,” diyor Mehmet ağabeyimiz..

     Bu vesile ile kutlayacağımız : Berat Kandilinizi tebrik ediyorum..

     İyi günler..