BİLİYORSUNUZ bir zamanlar Kahramanmaraş, Milliyetçi Hareket Partisi’nin Türkiye’deki kalelerinden biriydi.

Şu andaki durumu ise maalesef içler acısı bir durumda…

Milletvekili Mesut Dedeoğlu’nun teşkilatla, teşkilatın İl Başkanı Mustafa Bastırmacı’nın ise milletvekili ile bağı yok.

Yıllardan bu yana ülkücülüğüyle tanınan insanların, parti ile bağları kopmuş, genel merkeze kırgınlıkları had safhaya çıkmış durumda.

Eski il başkanları partiye adım atmıyor ya da attırılmıyor…

Eski vekiller, tamamen dışlanmış durumda…

Partinin neredeyse adeta “belkemiği” durumunda olan bir Ömer Özkan görevde olmasa da “parti benim partim” deyip kişisel olarak tek başına partiyi büyütmeye çalışıyor ama partinin dışında…

Partide adeta bir “küskünler ordusu” yaratılmış durumda.

Bu duruma MHP Genel Merkezi el koymadığı takdirde, bu parti önümüzdeki yerel seçimlerde tamamen jübilesini yapıp tabela partisi durumuna düşmek üzere…

Milletvekili Mesut Dedeoğlu’na “Bu durumdan memnun musun?” diye sorduk.

Belli ki haklı olarak partinin iç meseleleri ile alakalı konuşmak, yorum yapmak istemiyor ancak her halinden bu durumdan o da son derece rahatsız, sadece dinlemekle yetiniyor.

İl Başkanı Mustafa Bastırmacı’ya sorsak klasik politikacı yanıtı verecek ve “Bizim partimizde bir problem yok, onu da nereden çıkartıyorsunuz?” diyecek, tabi biz de yutarsak!

İşin ilginç tarafı MHP için Kahramanmaraş’ta “seçim başarısı” adına şu anda mükemmel de bir ortam var ancak partinin bugünkü durumuyla bırakın seçim kazanmayı hem büyükşehir’de hem de ilçelerde “büyük hezimet”ten kurtulabilirlerse bunu başarı saymaları gerekir.

Milliyetçi Hareket’in bu hezimetten kurtarılabilmesinin tek çıkış yolu var: “MHP Genel Merkezi bir an önce bu işe el koymalı ve küskünlükleri, kırgınlıkları giderecek bir formül bulmalıdır!”

MHP Genel Merkezi yöneticileri!

Özellikle Teşkilat İşlerinden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Şefkat Çetin Bey ve Hukuk ve Seçim İşlerinden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Oktay Öztürk Bey!

Milliyetçi Hareketin Kahramanmaraş durumuna seyirci kalırsanız bilmelisiniz ki, bu vebale siz de ortak olacaksınız!

POLİTİKA İNSAN ÖĞÜTME ARACI MI?

‘POLİTİKA İnsan Kazanma Sanatıdır’ diyen MHP’deki bazı politikacılar, sanırım aslında politikayı insan öğütme sanatı olarak görüyor gibi!

Görevlerine son derece idealist başlayan, herkesle barışık bir tablo çizen, hatta göreve gelebilmek uğruna herkese yeşil ışık yakan, dünyalar iyisi olan, kimseye kin tutmayan, herkese sevgi veren politikacılarımız bir bakıyorsunuz biraz tecrübelenince ya da yerlerini garantiye alınca başlıyorlar insan öğütmeye.

Tıpkı şekil (A) da olduğu gibi!

Hatta ve hatta kader birliği ettikleri insanları öyle bir dışlıyorlar ki insanın aklı karışıyor.

Dahası ‘Bu kadar da olmaz’ bile dedirtiyorlar insana.

İşin en kötü tarafı da göreve gelebilmek için her kese iyilik timsali kesilen bu kişiler yaptıkları hataları hiç ama hiç görmüyorlar.

Hep iyiyi doğruyu yaptıklarını sanıyorlar.

Hatta bazıları ihanet bile ediyor kader birliği ettiği insanlara.

“Parti küçük olsun ama benim olsun” zihniyetiyle hareket edenleri de bu seçimden sonra eminim ki MHP camiası affetmeyecektir ama atı alan da Üsküdar’ı geçecektir!