Kahramanmaraş, her mevsimi bereketli bir şehir… Ama son günlerde bu bereket yalnızca toprakta değil, kadınların yüreğinde, üretiminde, el emeğinde de filizlendi.
Geçtiğimiz günlerde düzenlenen Bağbozumu Festivali, sadece bir etkinlik değil; kadın girişimciliğinin, birlik ruhunun ve şehrin kadim kültürünün yeniden canlandığı bir şölene dönüştü.
Bağbozumu Festivali’nin hikayesi de en az kendisi kadar güzel…
Bu fikir, Kahramanmaraş Kadın Girişimciler Kurulu (KGK)’nun dinamik, vizyoner ve üretken kadrosundan doğdu. Kurulun Başkanı Betül Zabun Kenger’in önderliğinde; kadınları hem üretime hem de ekonomiye kazandırma niyetiyle atılan bu adım, kısa sürede gönülleri birleştiren bir organizasyona dönüştü.
Etkinliğin kalbinde ise, zarafetiyle, eğitimiyle, samimiyetiyle ve en önemlisi kadınlara duyduğu içten sevgiyle bilinen Etkinlik Komitesi Başkanı Ayça Öksüz Hanımefendi vardı.
Naif kişiliğiyle, çevresine her zaman güven ve ilham veren Ayça Hanım, bu festivalin hem fikir hem de duygu mimarı oldu. “Bağbozumu” ismini de o düşündü. Çünkü onun gözünde bu şehirde üreten her kadın, bir üzüm tanesi kadar değerliydi; her biri toplandığında bir bereket demeti oluşturuyordu.
Kadın Girişimciler Kurulu ve Ayça Hanım, Fatma Zehra Aslantaş ile birlikte, destek için Onikişubat Belediye Başkanı Hanifi Toptaş’ı ziyaret etti.
Toptaş, her zamanki duyarlılığıyla bu anlamlı projeye gönülden sahip çıktı. Maddi manevi destekleriyle, yer tahsisiyle, fikir birliğiyle ve samimi ilgisiyle festivalin en büyük güçlerinden biri oldu. Onun teknik, çalışkan ve vizyoner belediyeciliği, bu etkinliğin başarısında da hissediliyordu.
Ayrıca, Toptaş’ın zarif eşi de kibarlığı ve asaletiyle festivale katılarak hanımlara eşlik etti; bu duruşuyla herkesten büyük bir takdir topladı.
Elbette ki bu anlamlı festivalde Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel’in kıymetli eşi Hakime İlknur Görgel Hanımefendi’nin varlığı da büyük bir anlam taşıyordu.
Her etkinlikte olduğu gibi bu festivalde de hanımlara olan desteğini gösterdi.
Samimiyeti, nezaketi ve her daim verici yapısıyla bir kez daha herkesin gönlünü fethetti.
Kahramanmaraş halkı, İlknur Hanım’da yalnızca bir başkan eşi değil; hanımefendiliğiyle şehrin kalbini kazanan bir dost, bir gönül insanı gördü.
Festival boyunca şehir adeta yeniden canlandı. Kadın üreticilerin tezgahlarında el emeği, alın teri, incelik vardı. Halk alışveriş yaptı, gülümsedi, sohbet etti.
Milletvekillerinden parti temsilcilerine, dernek başkanlarından vatandaşlara kadar herkesin ortak duygusu “gurur”du.
Çünkü bu festivalde asıl kazanılan şey sadece satış değildi — kadın emeğinin görünürlüğü, Kahramanmaraş’ın üretici ruhunun yeniden yeşermesiydi.
Ve Ayça Öksüz’ün en büyük arzusu, bu festivalin bir defalık bir etkinlik olarak kalmamasıydı.
Onun gönlünde bu festival, yalnızca Kahramanmaraş’ın değil, Türkiye’nin ve hatta dünyanın tanıdığı bir geleneksel kadın emeği festivali haline gelmeliydi.
Bugün atılan bu tohum, yarının uluslararası bir kültür markasına dönüşebilir.
Çünkü bu şehirde kadınlar üretmeye, çalışmaya, birbirini desteklemeye kararlı.
Ve onların yanında böylesine duyarlı, vizyoner isimler oldukça; Kahramanmaraş’ın bereketi hiç eksilmeyecek…