Zaman zaman ise : bunca masrafa ne gerek var , hani sel mi ? var ?” denilerek eleştiri konusu oldu.. gazeteci yazdı , siyasetçi eliştirdi..
DSİ Mühendisleri : Sel bu sene olmaz, 10 sene olmaz,30 sene olmaz ama 40 yıl sonra birgün meydana gelen seli bu bentler durdurduğu zaman o yapılan masrafı bir saat içinde çıkarır derlerdi.. ve günlük akan su olsa üzerine baraj kurardık diye ilave ederlerdi..
Şekerdere, Akçakoyunlu Deresi, Kanlıdere, Şeyhadilden gelen Dereli deresi, ve tüm derelerin belediye başkanları tarafından kapatılmaya başlaması ile DSİ mühendisleri buna karşı çıkarak, “ Dereleri kapatmak bir cinayettir,” dediler..
1980-85-90 yıllarda sel felaketini yaşadık..
Daha önceki tarihlerde de yaşadık ama o zaman derelerimizin üzeri açıktı..
DSİ de bu işin uzmanı olan Mühendis, Müdür, Bölge Müdürü hep biz basın mensuplarına, Dereleri kapatmak bir cinayettir,” dediler..
Ahirdağı eteklerine sel kuşaklama kanalı yapımına başlandı.. Bu projenin hızla bitirilmesinin ne kadar önemli olduğunu bir defa daha gördük..
Dün gelen sağanak yağmur 3 can aldı, iki kişi ölümden son anda kurtarıldı..
Şimdi ortada 3 adet cinayet var ve bunun sorumluları ise şehir merkezindeki derelerin üzerini kapatan belediye başkanlarıdır..
Uzmanlar: Dere yatağı üzerine ev yapılmaz , dere üzeri kapatılmaz diyorlar..
Biz bir metre kare daha arsa çıkarmak için kapattığımız dereler dün bize hafif bir ceza kesti, 3 ölü 2 yaralı..
100’lerce araç ise maddi hasarlı
Kaldırımlar , asfaltlar söküldü , Büyükşehir belediyesine tamir işi çıktı.. Belediye iş makinaları sabaha kadar selin getirdiği taşları , kumları ve malzemeyi temizlemek için çalıştı..
Peki 3 ölü ile bu iş bitti mi ? : bitmedi devamı gelecek..
Ben demiyorum: DSİ uzmanları söylüyor: “ Dere üzeri kapatmak bir cinayettir, doğa belki 10 sende belki 20 senede belki 40 yılda da olsa intikamını alır, yerde kan bırakmaz hem de kötü alır mal ve can alır” diyorlar..
Böyle acıların yaşanmaması için : Ahirdağ dereleri üzerine sel bentleri yapmaya devam, bundan önemlisi de acil olarak Ahirdağ sel kuşaklama projesini bitirerek, dağdan gelen sel sularını şehir içine sokmadan, kanal ile açık dereden tahliye edilmelidir..
Bu da yetmez: Bazı yerlerde derelerin üzerinin açılarak eski haline çevrilmesi gerekir..
Dün 3 can verdik 2 yaralımız var, Metroloji : Bugün ve Bayramın birinci günü olan yarın Cuma günü Kahramanmaraş için şiddetli sağanak yağış gösteriyor..
Bugün, Ramazan Bayramının birinci günü yeni bir sel olayının olmayacağını kim bize garanti edebilir..?
Edemez, yada 5-10 yıl sora tekrar etmeyeceğini kim söyleye bilir..?
Sevgili okurlarım: Biz eleştirir , hemen şu hüküm veriz.. DSİ Dağlara bent yaparak müteahhitlere para kazandırıyor !
Doğrudur, o işi biri yapacak o da para kazanacak ama işte o yapılan iş 40 yıl sonra da olsa işe yarıyor ve insanların hayatını ve malını kurtarıyor..
Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyemiz şehrimizin 5 binlik haritalarını yeniden yaparak, dereleri tesbit ederek dere yatağı üzerindeki evleri yıkarak derelerin üzerini açıp orasını dere haline getirmesi gereklidir..
Doğa , doğal afet ne zaman olacağını kimse bilemez, gelmez , gelmez 40 yıl sonra gelir oda can alır, bir daha canların gitmemesi için : DSİ cinayet dediği dere yataklarını orijinal haline getirmemiz gerekir..
Hani başta söyledim: 1970 yıllardan sonra DSİ bu yaptığı çalışmayı bizde gereksiz gördük kabul etmek gerekir ki , bugün ne kadar önemli olduğunu yaşayarak gördük..
Dereler açılmalı, çevre düzeni yapılmalı, Menzeletten cazibe ile getirilecek sular dere yatağından aşağı akıtılmalı ve güzel bir yeşil kuşak oluşturulmalıdır..
Şırıl şırıl suları akan, içinde balıkların oynadığı, etrafında yeşil alanların parkların olduğu dere yatakları mutlaka açılmalı ve üzeri kapalı olan dereler dere haline getirilmelidir.
Aksi halde : üç yıl 10 yıl belki 50 yıl sonra bizden sonra gelen gazeteciler bu konuları yazmaya devam eder dururda o zaman kaç can veriz orasını bilemem..
Herkesin son Ramazan günün kutlar,
Yarın ki Ramazan Bayramınızı tebrik ederim..
İyi Bayramlar