Uzun yıllar önce : Bir müdürümüz vardı, emekli olmak şöyle dursun, Kahramanmaraş’tan tayininin bile çıkmasını istemiyordu..
Birilerinin tavuğuna kiş demiş olmalı ki : ansızın tayinini çıkardılar..
Dostlarına veda etmek için dolaşıyor , emekli olup Maraş’a yerleşeceğim derken bizi sürdüler diyordu..
Dostlara veda için : ayakları gitse bile kendisi gitmiyordu.. Maraş’tan ayrılmak istemiyordu.. emekli olayım diyordu..
Dostlara veda ederken ruhunu teslim etti: ama ailesi onu bu çok sevdiği şehirde bırakmadı , memlekete götürdük..
Dostlara bir anlamda sonsuz veda etmiş oldu..
Hasan Balcı, Erkan Malkan, Ahmet Temizdemir, Şeref Turhan, Osman Sayın, Alâeddin Başlayıcı, Zeki Pala ve binlerce dost , Maraş’a veda ederek Şeyhadil’e gittiği gibi bir gün bizlerde veda ederek gideceğiz..
Mesele gitmek değil, Adem (AS) bugüne kadar sayısız Peygamber, Evliya, Devlet Başkanları, bileği bükülemeyen yiğitler gitmiştir.- bugünden sonra da gitmeye devam edecektir.
Hz. Halit Bin Evlit, Sevgili Peygamberimizin başkomutanı, yani genel kurmay başkanı diyelim..
Vücutlunda : Kılıç yarası olmayan yer, ok değmeyen yer kalmamasına rağmen , gazi oldu ama Şehit olamadı..
Hasta yatağında yatarken, durumu çok ağır ve sonunun geldiğini biliyordu. Gözlerinden yaş akıyordu.. bunu görenler sordular:
Ya Halit Bin Velit: Ölümden mi korkuyorsun..? bunun için mi ağlıyorsun ?
Dediklerinde : Hayır hayır, yaşlı develer gibi yatarak ruhumu teslim edeceğim için ağlıyorum diyerek dostlarına beni ayağa kaldırın dedi. Kılıç’ını istedi ona dayandı ve sonra şimdi ruhumu alabilirsin diyerek ; dostlara vedayı ayak da yaptı ve ruhunu ayakta verdi.
Ölüm var, ha bugün, ha yarın, üç gün önce , beş gün sonra ama ölüm var.. !
Çok sevdiğimiz malımıza, mülkümüze, evlatlarımıza veda bile edemeden bu dünyadan ayrılmak var!
Ailemizle bayram yapma yerine : Bayramı tatile çevirenlere ne demeli !
Bayram : Ramazan Bayramı , bir ay boyuncu tuttuğumuz oruçların bayramı !
İyi hoş da oruç tutan kaç kişi diyeceksiniz ?
Rakı içenden ölüyor, Hac ve Umreye gidende ölüyor..
Kitaplı ve Kitapsız Kafirlerde ölüyor, Müslümanlarda ölüyor.. sonunda ölüm var ölümden kurtuluş yok..
O halde gelin bir hoş seda bıraklım..
Bir birimizi sevelim, bir birimizi sayalım, Birlik olalım, birlikte kardeş olalım, Büyük Türkiye Cumhuriyeti toprakları hepimize yeter ! bu kadar hırsa gerek yok.
Dosta veda dedim: Bugün bir çok dostumuza veda ediyoruz..
Kimi ahrette gidiyor, kimi bayram tatilini tamamlayarak memleketine gidiyor..
Yarın Pazar ve herkes evine ulaşarak , dostlara veda ederek Pazartesi yorgun ve üzgün olarak işe başlayacak..
Dosta veda : yeni güne merhaba diyeceğiz ..
Hani bir de : gelirim derken; İnşallah demedikleri için gelemeyenler var ya , gözümüzü kapıda beklediklerimiz !..
O dostlarda : üzgün olarak yeni haftaya başlayacaklar..
Ama ömürden bir Ramazan Bayramının daha gittiğinin farkında olmadan başlayacaklar..
Dostlar veda : Bayram ve öncesi sonrası..
Ölüm ve geleceğimiz , hayat su gibi akıp gidiyor..
Sevgili dostlar
Yeni haftaya hayırlı ve güzel başlamanızı diliyorum..
İyi günler..
