İslam aleminin üç bayramı var:
Biri Cuma.. Biri Ramazan… Biri Kurban…
Evet. Cuma günleri inananlar için bir bayramdır.
Recep, Şaban, Ramazan: Üç ayların sonuncusu olan Ramazan’ın bitiminden sonra da üç gün bayram olarak kutlanıyor.
Hicret'in ikinci yılından sonra kutlanmaya başlandı Ramazan bayramları.
Ve Zilhicce ayının 10’uncu günü de Kurban Bayramı başlar.
Kurban bayramının tarihçesi Hz. İbrahim’in, oğlu Hz. İsmail’i Allah yolunda kurban adamasına dayanır.
**
Bunları yazmaya benim ilmim, bilgim yetmez.
Konuyu, konunun uzmanlarına bırakmakta fayda var.
Ben sadece bir hatırlatma yapmak istedim, cahilane bilgilerimle.
**
İslam alemi, üç bayramından birini kutladığımız bu günlerde adeta kan ağlıyor.
İsrail’in Filistin topraklarında yaşattıklarına yürek dayanmıyor; ‘çaresizlik’ içindeki Filistinlilere karşı ne yapılması gerekiyor bilemiyoruz.
Irak’ta Müslümanlar, emperyalist güçlerin oyunu ile birbirine düştüler; her gün onlarca ölü haberi geliyor…
Suriye’deki rejim ve karşıtları arasındaki iç savaş ülkeyi böldü; ülkeden kaçanlar kurtuldu belki ama kaçamayanlar da adeta ölümü bekliyor…
Mısır’da, Libya’da yaşananları görüyoruz.
Somali’de, Pakistan’da, Afganistan’da, Orta Afrika Cumhuriyeti’nde, Myanmar’da, Kuzey Kafkasya’da, Sincan Özer Bölgesi’nde, Yemen’de…
Müslüman toplumların yaşadıkları şiddet, eziyet, ölüm, açlık tüyleri ürpertiyor.
**
İslam dünyası nüfusu, dünyadaki nüfusun yaklaşık yüzde 23’ünü oluşturuyor.
İstatistiklere göre, dünyada 1.6 milyar Müslüman yaşıyor.
Dünyanın çeşitli bölgelerindeki yüz binlerce Müslüman açlık, yoksulluk ve iç çatışmalar arasında hayatta kalma mücadelesi veriyor.
**
Ve bir yandan da milyonlarca Müslüman bayram ediyor...
Bir yanda acı, açlık, ölüm, zulüm, şiddet…
Bir yanda bayram sevinci…
Çelişkiler dünyasında yaşıyoruz.
**
Kahramanmaraş’taki Alman askerleri, bir günlük oruç tutmuşlar.
Kahramanmaraş’ta Müftülük ve Diyanet Vakfı Şubesi tarafından bir iftar düzenleniyor.
İftar yemeğine NATO görevi ile Kahramanmaraş’ta bulunan Alman Patroit Birliği’nin komutanı Albay Stefan Drexler de katılıyor.
Sabah Gazetesi’nde yer alan habere göre; Drexler, “Birliğimde Türk asıllı, 6 Müslüman askerim var. Onlar oruç tutuyor” diyor ve şöyle ekliyor:
“Onları daha iyi anlayabilmek için ben de bir gün oruç tuttum.
Şimdi onları daha iyi anlıyorum.”
Alman asker oruç tutmuş.
**
İlmim, bilgim yetmez ama hatırlatmakta fayda var:
Oruç, İslam’ın beş şartından biridir:
“Kelime-i Şehadet getirmek, namaz kılmak, oruç tutmak, zekat vermek, hacca gitmek…”
Alman askerler Müslüman mıdır ki, oruç tutuyor.
Onlar ancak aç kalmışlardır gün boyu…
Oruç tutanı anlayabilmek için, oruç tutan gibi yaşamak gerekir.
Müslüman’ı anlayabilmek için de Müslüman gibi yaşamak gerekecek.
Bizim meslektaşlarımız da bunu neredeyse manşetlere taşıyacaklar.
Yok böyle bir şey!
**
İslam dünyası bu kadar acı yaşarken biz nasıl bayram edeceğiz?
Kendi kendimize bir soralım.
Ama hayat devam ediyor.