Beş şubesi ile hizmette kalite çıtasını her geçen gün yükselten Akdo’nun en büyük reklamını da yine müşterileri yapıyor. Kiminle konuşsak hizmet kalitesinden ve uygun fiyat politikasından bahsediyor. Tavsiye edilen mekanlardan biri. Önemli olan da müşteri memnuniyeti…
Gazeteci büyüğümüz Sayın Mehmet Fiskeci, “Akdo’nun önlenemeyen yükselişi” başlığı altında işletmeyi kaleme almış, yazdıklarına katılmamak mümkün değil.
Evet, Akdo’nun önlenemeyen bir yükselişi var. Elbette başarı kolay değil, emek ister, tecrübe ister.
Geçtiğimiz günlerde Esentepe’de bulunan şubesine gittik. İşletme Müdürü Ömer Kandilcik’le tanışıp sohbet etme imkanımız oldu. Akdo’nun tarihini konuştuk. Fabrika ve beş şubede yaklaşık dört yüz kişinin çalıştığını öğrendik. Helal olsun gururlandık.
Bu gün dört yüz kişiyi istihdam etmek, idare etmek, bir de müşterileri memnun etmek hiç de kolay iş değil doğrusu. Üstelik, şehrin ekonomisine hatırı sayılır bir katkı var. Takdir etmek, desteklemek gerek.
Akdo’nun sahibi Sayın Ahmet Davarcıoğlu’nu tanıma fırsatım olmadı. Ama başarıyı alkışlamak için illaki tanımak da gerekmiyor. Özverinin getirdiği başarı ortada. Kendisini yürekten kutluyorum.
Bu başarının beş şubeyle sınırlı kalacağını düşünmüyorum. Kalmasın da zaten.
Yeni şubeler, kentin sosyal hayatına katkı sağlarken, bu memleketin insanına yeni iş kapıları açılacak demek.
Meyve veren ağaç taşlanır misali, Akdo’ya taş atanlar da olmuyor değil. Herkes kendine yakışanı yapar. Artık Akdo, kurumsallaşmış, köklü bir firma haline gelmiş. Yıpratmaya çalışanın yanına ettiği kem sözler kar kalır. Bundan öteye gidemez.
Bu şehre hizmet edenlere köstek değil, destek olmamız lazım. Yatırımcıya imkan sunalım, yer gösterelim, önünü açalım ki kazanan şehrimiz olsun, insanımız olsun.
Bu şehirde daha düne kadar misafirlerimizi ağırlayacağımız, ailece sohbet edip yemek yiyip, hoş vakit geçireceğimiz mekanlar yoktu. Hep yakınıyorduk. Ama artık var. Akdo da bu nezih mekanların adresi.
Sayın Ahmet Davarcıoğlu’nu yürekten kutluyor, başarılarının devamını diliyorum. İnşallah tanışma fırsatımız olur.
Sözü uzatmaya gerek yok diyorum ki, beş şubeden birine gidin görün, güler yüzlü hizmetle karşılanacaksınız ve ister tatlı dondurma, ister yemek yiyin, ya da bir kahve eşliğinde dostlarınızla hoş vakit geçirin. Ya da bir Pazar kahvaltısı… Ama mutlaka gidin.
